25 Şubat 2014 Salı

SHOW TV 'DEN BEKLENEN DE BUYDU ...

Show Tv'de işlerin yolunda gitmediğini herkes biliyor artık.

Sürekli dizilerin günlerinde ve saatlerinde oynayan bir kanal.

Bir türlü istediği çizgiyi yakalayamadı.

Halbuki Ciner grubuna satıldı Tmsf el koyduktan sonra kanal.

Şov başlıyor sloganı ile çıkmışlardı sahneye ne oldu da gidişat kötüye gidiyor.

Neden istenilen bir türlü yakalanamadı ?

İzleyici neden Show Tv'ye ısınmıyor ?




Aslında çok açık istikrar yok.







Evet Benim İçin Üzülme'nin bu sezon biteceği biliniyordu zaten.

Ancak bu kadar erken değil.

Kötü haberi Mahsun Kırmızıgül,Twitter sayfasından böyle duyurdu:

İlk üç bölümünü çektiğim "Benim için Üzülme" dizisinde emeği geçen tüm emekçi arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.4 bölüm sonra veda edeceğiz.

Çekimlerde bizlere yardımcı olan Karadeniz halkına ve bu diziyi sahiplenen herkese teşekkür ederim.

Takipçilerinin dizinin neden bittiğini sorması üzerine ise Kırmızıgül, "Bunun cevabını Show Tv'nin patronları verebilir"diyerek cevap verdi.

Oldukça manidar bir cevap :)

Keşke eski kanalı Atv'de kalsaydı.

Eğer Dila Hanım gibi bitti,bitiyor,bitecek yapmazlarsa 4 bölüm sonra ekrana veda edecek.
Bakalım bekleyip göreceğiz.




18 Şubat 2014 Salı

ŞAKA GİBİ...

Mesut Yar'ın posta gazetesinde ki yazısına göre Cennet Mahallesi dizisi yeniden çekilmeye başlamış.

Evet yanlış okumadınız!

Cennet Mahallesi.



CENNET MAHALLESİ



Mesut Yar'ın yazısına göre Erler Film dizinin ana karakteri Alişan ve Çağla Şikel ile anlaşmış.Melek Baykal ise programı son bulursa kadro da yer alackmış.

Gerçekten şaka gibi...


Oldukça şaşırdım ben bu duruma.

Acaba Türkiye'nin buna gerçekten ihtiyacımı var.


Yaz aylarına gelmeden yetiştirilmeye çalışılıyormuş.


Sevenlerine duyurulur.

Ben tekrarlarından bile sıkılmışken özellikle sabah saatlerinde yayınlanmasından ki Türkiye'de en çok tekrarı yayınlanan dizilerden birisi Cennet Mahallesi 



Genelde yeniden çekilen diziler ne yazık ki pek uzun soluklu olmuyor ama bakalım Cennet Mahallesi ne kadar dayancak.


GOOGLE'DEN BÜYÜK JEST !

Hababam Sınıfı'nın yapımcısı Ertem Eğilmez'e Google'den büyük jest 



Hababam Sınıfı'nı Türkiye'de yaşayıpta izlemeyen yoktur herhalde.Günümüzde hala tekrarları bile reytinglerde üst seviyelerde yer alan bir diziden bahsediyorum.

Üzerinden yıllar geçse de hala unutulmayacak bir kadro unutulmayacak bir senaryo.

Ve asla unutulmayacak bir isim Ertem Eğilmez.

Google'da bu büyük sanatçının  85'inci doğum yıl dönümünü unutmadı.







Biraz Ertem Eğilmez'den bahsedelim.
İlk ve orta öğrenimini Konya'da tamamladı.İstanbul üniversitesi İktisat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra dükkân açıp bakkallık yaptı. Askerlik sonrasında, 1954'te Refik Erduran ile birlikte Çağlayan Yayınevi'ni kurdu. Aynı yıl gene Erduran ve Haldun Sel'le birlikte, birçok karikatüristin yetiştiği Tef adlı mizah dergisini çıkarmaya başladı. Yayın dünyasında çıkardığı cep kitapları ile bir devrim yaptı. Kemal Tahir’e, Mayk Hammer takma adıyla polisiye romanları yazdırdı. Cep kitapları işinde batınca Türkiye'nin ilk langırt makinelerini getirtti.

1961 yılında Efe ve 1964 yılında Arzu Film şirketini kurarak sinemacılığa başladı. Yaman Gazeteci filmiyle yapımcılığa, 1964'te de Fatoş'un Fendi Tayfur'u Yendi ile yönetmenliğe adım attı. Bir Millet Uyanıyor'la 1967  Antalya Altın Portakal Film Festivali'nde en iyi tarihsel film ödülünü kazandı.

Her türü denediyse de, çoğunlukla kolay izlenen ve geniş izleyici kitlesinin ilgisini çeken güldürüler yönetti. 1960'lı yıllardaki popüler aşk filmlerinin ardından, 1970’li yıllarda sevgi, dostluk ve güncel olayları güldürü öğesiyle kaynaştırdığı duygusal güldürülere yöneldi. 1960 yılların sonuna doğru, genellikle aynı oyuncu kadrosunu kullandığı ve ileride "Arzu Film Güldürüleri" diye adlandırılacak bu filmlerde zaman zaman toplumsal eleştiriye de yer veriyordu. Özellikle 1973'te çektiği Canım Kardeşim, insancıl tavrı, hüzünle güldürüyü kaynaştıran havası ve yer yer ulaştığı şiirsel anlatımıyla dikkati çeker.

Karakter oyuncularına başrol veren, Münir Özkul, Adile Naşit, Kemal Sunal, İlyas Salman, Halit Akçatepe, Zeki Alasya, Metin Akpınar, Şener Şen ve Ayşen Gruda gibi güldürü oyuncularının sinemada başarı kazanmalarında payı olan Eğilmez, filmleştirilmesi oldukça güç sayılan Rıfat Ilgaz'ınHababam Sınıfı romanını 1975'te beyaz perdeye aktardı. Hababam Sınıfı'nın başarısı üzerine Hababam Sınıfı Sınıfta Kaldı, Hababam Sınıfı Uyanıyor, Hababam Sınıfı Tatilde ve son olarak da Hababam Sınıfı Güle Güle adlı dört devam filmi çekti.

1980-81 sezonunda Kanlı Nigar adlı müzikli oyunu sahneye koyan Eğilmez, bir süre uzak kaldığı sinemaya 1984'te Namuslu filmiyle geri döndü. 1980 yılında yaptığı Banker Bilo ve 1984 yılında yaptığı Namuslu filmleriyle, Türkiye’nin temel sorunlarına bakışı açısını kendi mizah anlayışıyla ele aldı. Geniş ilgi gören Namuslu'yu, ticari açıdan başarısız olan Aşık Oldum (1986) ile gişede büyük bir başarı elde eden Arabesk (1988) izledi.

Ertem Eğilmez, 21 Eylül 1989'da İstanbul’da hayata gözlerini yumdu.


Hazırlanan Doodle'da Hababam Sınıfı filmlerinde sık rastlanan bir sahne canlandırılmış. Mahmut Hoca karakterine hayat veren Münir Özkul öğrencilerden birinin kulağını çekiyor.

Google bu jesti için teşekkür ediyoruz.




kaynak:vikipedi

10 Şubat 2014 Pazartesi

VAKİT TAMAM !

İşte yine bitecekler listesi.

Önceden alışveriş listesi yapılırdı.Şimdi ise bitecek dizi listesi yapılıyor resmen.
O kadar alışmış ki izleyici hani Ali Ağaoğlu'nun reklam repliği vardı ya Bu Değil! Bu Hiç Değil!Bu Sıradan! işte tam da bu durumda izleyici.

Baktı ısınamadı oyunculara sevmedi kurgusunu bu sıradan deyip bitiriyor kafasında.

Eee doğal olarak reytingler yerlerde.

Birde bu işin konu komşu meselesi var.

Sevmedikleri bir dizi oldu mu aman o nasıl bir kadro öyle onunla o uymuş mu ?

Hiç yakışmamışlar valla.

Hayır şu oyuncu varken neden onunla onu bir araya getirebilirler gibi gibi bir sürü eleştiriler gelir.

Hele bir de kitap okumaya başlar gibi diziye başlayan izleyici kitlesi vardır.

Geçen gün bizim günde(kadınların bir araya gelerek oluşturdukları topluluğa verilen ad) konuşuluyordu.Bende çok fransız kaldım bir izleyeyim dedim.Hemen bölümü izleyip bir sonraki günde o da konuşmalara dahil olur ve daha önce izlemediği bölümleri öğrenir.

Ve bu örnekler uzar gider.

İşte bitecek gibi gözüken diziler...

  1. Cesur Hemşire (final kararı almış zaten) ATV
  2. Asayiş Berkkemal (Çok keyifsiz) Fox Tv
  3. Adını Kalbime Yazdım Show Tv
  4. Eski Hikaye Trt 1
  5. Bende Özledim Star Tv
  6. İntikam (Final yapıyor zaten) Kanal D
  7. Merhamet(Bu da final yapıyor) Kanal D
  8. Cinayet Kanal D
  9. Doksanlar
  10. Huzur Sokağı

    .
    .
    .
    .

    Liste uzayıp gider...




6 Şubat 2014 Perşembe

ZEYTİN TEPESİ

Sevdiği adamın babasını öldürmekle suçlanan masum bir genç kız...Cezaevinde geçen sekiz yıl... Dönüşünde karşılaştığı düşmanca bakışlar... Ve ansızın ortadan kaybolan annesi... 






Yapımcılığını MF Yapım Faruk Bayhan ve Faruk Aksoy üstleniyor, yönetmen koltuğunda Barış Yöş oturuyor, senaryosunu Gülnaz Saraçoğlu yazıyor. Zeytin tepesinin çekimleri sahil kasabası Ayvalık’ta yapılıyor.

Dizinin adı ilk zamanlarda Toskana vadisi, daha sonra Zeytin karası olarak basına yansımış en son “Zeytin Tepesi” olmasına karar verilmişti.
İtalyan yapımı “Tuscan Passion” dizisinin yerli versiyonu olarak karşımıza çıkan Zeytin tepesi’nin birebir aynı dizi olmadığını görüyoruz. İtalya dizisinde olaylar hayali Toskana kasabasında geçiyor ve üzüm bağları ile şarapçılık konu ediliyor. Hikayenin kahramanı Aurora Taviani ile Zeytin tepesindeki Deniz Gökçener arasındaki fiziksel benzerlik ise dikkatlerden kaçmıyor.
Deniz zeytinin bol olduğu bir sahil kasabasında doğup büyüyor. Bir gün annesi Zuhal Gökçener kasabanın karanlık sırlarına gömülür ve onu arama mücadelesi veren Deniz bir sürü engelle karşılaşır. Bu sırada gerçekleşen Malik Karatay cinayeti Deniz’in üstüne kalır, öldürülen bu adam annesinin sevgilisiydi ve aynı zamanda Deniz’in sevgilisi Tarık Karatay’ın babasıydı. Cinayet genç kızın üzerine kalır ve haksız yere tam 12 yıl hapis giyer.
12 yıllığına sevdiği kasabasından uzak kalmaya mahkum edilir. Sonunda iyi halden serbest kalır, 8 yıl sonra doğup büyüdüğü kasabaya döner ve haksızlıklara karşı mücadele etmeye başlar. Borçlarla boğuşur, bir taraftan zeytinliklerinde yangın çıkarılır, başından talihsiz olaylar geçer. Deniz bu sırada bazı gerçeklerle yüzleşmek zorundadır. Anneannesi Keriman Hanım, ablaları Suna ve Yıldız onun katil olduğunu düşünüyorlar. Bunlar yetmezmiş gibi Gökçenerler’in iflasına neden olan kişinin Tarık olduğu ortaya çıkar. Herkes Deniz’in suçlu olduğuna inanıp ona sırt çevirmişken yalnızca bir kişi ona inanmaktadır. Tarık’ın abisi Emin Karatay…
Şimdi Deniz’i zor ve mücadele dolu günler bekliyor…

KADRO:


ASLIHAN GÜRBÜZ (DENİZ GÖKÇENER): Gökçener ailesinin en küçüğü... Dizinin baş kahramanı. Sade, masum, doğal bir güzelliğe sahip. Uysal, olumlu, çalışkan, yapıcı, güvenen, güvenilen. Ailesine, kasabasına çok bağlı. Haksızlığa karşı bir anda savaşmaya hazır militana dönüşebiliyor. Aynı zamanda tutkulu bir aşık.  

SALİH BADEMCİ (AKIN KARATAY): 
Üçüncü Karatay çocuğu. Yakışıklı, hiperaktif. Tarık’ın gölgesinde kalmış. Eğlence, kadın, içki gibi takıntıları var. Maço ve saldırgan.   
 
AYÇA VARLIER (YILDIZ GÖKÇENER): 
Deniz’in küçük ablası. Güzel, dişi, zeki, çekici... Açık sözlü, cesur ve merhametli. Zengin erkeklerle birlikte oluyor. 

ZERRİN SÜMER (KERİMAN TOPRAK): Kızların anneanneleri. Güngörmüş, ağırlığı olan, sözünü dinleten, saygı gören bir karakter. Fedakar, azimli ve affedici de...   
    
HAKAN KARAHAN (RAGIP TOLUNAY): Kasabanın en güçlü adamı. Kibar, saygılı, centilmen, sevecen görüntüsünün altında acımasız bir katil gizli!

OYA OKAR (OYA TOLUNAY): Tarık’ın nişanlısı ve Ragıp’ın kızı. Çok güzel, alımlı, kibirli, hırslı, tutkulu ve kesinlikle Tarık’a deliler gibi aşık.

NEŞEM AKHAN (SUNA GÖKÇENER): Deniz’in büyük ablası. İradeli, güçlü, tek başına ayakta kalabilen bir kadın. Başarılı bir şirket yöneticisi. Kadınsı tarafını törpülemiş, erkeklere karşı mesafeli. Muhafazakar, toplumsal değerlere bağlı.

HALDUN BOYSAN(NEDİM BEŞİKÇİ): 50’li yaşlarında bir adam... Karatay ailesinin avukatı. Güvenilmez, ikili oynamaya yatkın ve bir gizli teşkilat üyesi.

ÜMİT ACAR (CEMAL TERCAN): Leyla Tarcan’ın kocası. Eğitimsiz, dış görünüşü özensiz. Zeytincilikte başarılı olamamış. Kendini yetersiz hissediyor. Saygınlığı yok ama eşraf arasında yeri var.

YEŞİM SERY (LEYLA TERCAN):Cemal’in genç, güzel ve çekici karısı. Hafif meşrep. Her zaman davetkar giyiniyor, baştan çıkarıcı şekilde davranıyor ve Cemal’i aldatıyor.

SERKAN ÇAYOĞLU (BURAK ALTAYLI): 30 yaşlarında bir adam. Yakışıklı, kadınların ilgisini çeken, güvenilir, çalışkan ve ilkeli bir erkek. Sakin bir yaşamdan yana. Huzur arayışında. Eşinden yeni ayrılmış; küçük bir kızı ve köpeği var.

TAYANÇ AYAYDIN (TARIK KARATAY): Dizinin baş erkek kahramanı. Karatay ailesinin beş çocuğunun en etkin karakteri. Tüm Karatay çocukları gibi İstanbul'da özel okullarda eğitim görmüştür. Yakışıklı, çekici, inatçı ve kindar. Egosu güçlü, aynı zamanda hırslı. İnsan ilişkilerinde ise soğuk, mesafeli.

YILMAZ SÜTÇÜ (CİHAN TÜZÜN): Dürüst bir polis.

NECATİ KUTLU (ONUR KARATAY): En küçük Karatay... Yakışıklı, konuşkan, sempatik. İnsanlarla kolay ilişki kuruyor. Özgüvenli görüntü altında korkak ve zayıf bir karakter. Ailesinin aksine tarımla ilgilenmiyor, hava kuvvetlerinde pilot.

ATİLLA SARAL (EMİN KARATAY): En büyük Karatay.  Eğitimli, akıllı... Hırs, kin, öfke gibi ailesel özelliklerin hiçbirini taşımıyor. İyi niyetli, barışçıl, sivil toplum çalışmalarına yatkın biri. 

İPEK TENOLCAY (ZUHAL GÖKÇENER): Kızların anneleri. Güzel, alımlı. Hakkındaki söylentiler çelişkili. Deniz onu sevgi dolu biri olarak tanımlarken Keriman ve diğer kızlar tam tersini söylüyor. Erkeklerle arasının iyi.

YUSUF KÖKSAL (MALİK KARATAY): Baba Karatay. Yörenin en güçlü ve zengin adamlarından. Hakkında çok şey bilinmiyor. Deniz tarafından öldürüldüğü iddia ediliyor.

ÖZDEMİR ÇİFTÇİOĞLU (FERİT İLBAĞ): 50 yaşlarında bir polis. Gizli teşkilat üyesi. Çok kolay cinayet işleyebilecek ve karanlık bir adam...

GAYE ÇANKAYA (SEVİM İLBAĞ): Zamanında çekici bir kadınmış ancak sıkışmış, bastırılmış bir karakteri var. Pişmanlık ve vicdan sorgulaması yaşıyor. Psikolojik tedavi görüyor.

ÖZLEM AKINÖZÜ (NERMİN KARATAY): Anne Karatay... İstanbullu, bakımlı, kendini beğenmiş ve sinsi bir kadın.


İzlerken yer yer sıkılıp olayı ve kişileri çoğu yerde anlayamadım.Resmen ordan oraya sürüklendik.
Hikayeye gizem katılmak istenmiş ama kusura bakmayın ben bu kim bu kim demekten yoruldum.
Hikaye oldukça klişe zaten.Bakalım Kanal D'de çarşamba 20:00 yayınlanan dizi diğer Kanal D dizilerinde oluğu gibi yok olmaktan kurtulabilecek mi?




kaynak:http://www.hurriyet.com.tr/

3 Şubat 2014 Pazartesi

HER SEVDA BİR VEDA!

Show TV'nin yeni dizisi görücüye çıkıyor!

“Çemberimde Gül Oya”, “Ihlamurlar Altında”, “Hatırla Sevgili”, “Gönülçelen” ve “Kayıp Şehir” gibi başarılı işlere imzasını atan Tomris Giritlioğlu’nun proje tasarımlığını yapıyor.


Tomris Giritlioğlu’nun dizide imzasının bulunması iyi.
Türk filmlerinin klasik konularından “Zengin kız, fakir oğlan”, bu dizinin de konusunu teşkil edecek; bu doğru bir düşünce.

Tomris Giritlioğlu, genellikle unutulmayan bir şarkıyı dizinin ismi olarak alıp, o şarkı eşliğinde diziyi götürmenin başarısını denediği için “Her Sevda Bir Veda”da da bunu uyguluyor; bu da doğru bir düşünce.
Kadrosunda;


Nik Xheliaj,Elif Atakan,Devrim Evin,Melisa Aslı Pamuk,Gizem Ayaz,Jale Arıkan,Engin

Benli,Berna Koraltürk,Cemal Hünal,Demet İyigün,Caner Özyurtlu,Defne Halman,Uğur 

Karabulut ve Civan Canova'nın yer aldığı dizinin senaryosunu Gökhan Horzum kaleme

alıyor.

Nik Xheliaj




Fakir oğlan Yusuf’u oynayacak olan Nik Xheliaj’ı, sadece“kayıp şehir” dizisinden “Kadir” olarak hatırlıyoruz.
Hayran kitlesi daha oluşmuş değil aslına bakılırsa.

Elif Atakan

Zengin kız Filiz’i canlandıracak olan Elif Atakan’ın da ilk başrolü. Bir Hazal Kaya, bir Beren Saat gibi izleyicisi yok; yani o da Nik Xheliaj gibi, dizinin lokomotifi olmaya aday değil...

Pazartesi günü, ATV’de bileği bükülmez “Karadayı” ile reyting rekortmeni Acun, ShowTV’nin en iyi dizisi “Pis Yedili”yi bile yıpratmışken, bu yeni dizinin tutunabilmesi ne kadar mümkün olacak bilemiyorum?

Bu kadro eksikliğini, proje tasarımlığını yapan Tomris Giritlioğlu kapatabilecek mi ?
Bakalım bekleyip göreceğiz.






kaynak:televizyondizisi

29 Ocak 2014 Çarşamba

KÜÇÜK AĞA !






Kanal D'nin yeni iddialı dizisi Küçük Ağa dün ilk bölümüyle izleyici ile 
buluştu.

Dizi anlık reytinglerde salı gününün vazgeçilmezi Kaçak'ı geçmiş durumda.

Tabi bugünkü reyting sonuçlarında durum nasıl olur bilemiyorum.

İşin özü izleyiciyi kendine çekmeyi başardı gibi.

Ancak bir izleyici olarak yer yer sıkıldığımı da söylemeden edemeyeceğim.

Başrollerinde Birce Akalay (Sinem), Sarp Levendoğlu (Ali) ve Emir Berke Zincidi (Mehmet Can) yer alıyor.

Yapımcılığını Erler Film’in (Yeşilçam kokması da bu yüzden) üstlendiği Küçük Ağa’da diğer oyuncular Zeki Alasya(Mehmet Ağa), Kayhan Yıldızoğlu(Burhan Dede), Şükrü Türen(Adnan), Nazan Diper(Esma), Banu Zorlu(Yeşim), Hakan Bilgin(Maho), Ruhsar Öcal(Nur). 
Senaryosunu Ahmet Yurdakul, Sinan ve Ozan Yurdakul Kardeşler’in  yazdığı dizinin yönetmenleri Aysun Akyüz ve Erol Özlevi. Ahmet Yurdakul, Arka Sokaklar’ın senaryosunu da yazan isimdir.

Her iki yapım da Erler filme ait olduğuna ve senaristleri de aynı olduğuna göre Küçük Ağa’nın bu kadar emniyetle içli dışlı olmasına şaşmamak gerek!

Sezercik,Ömercik çakması Can Can Mehmet Can'a Emir Berke Zincidi zaten sevilen bir oyuncu.Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisinden gönüller de taht kurmuştu.Tam bir problem çocuk ayarında bazen biraz büyütse de rolünü onun o tatlılığı kapatıyor açığı.

Dizinin izleyici kitlesi baya geniş tutulmaya çalışılmış.

Ağalar konaklar ile daha ileri yaş grubu hedeflenmiş.Emir Berke ile de çocuk ve genç seyirciler hedeflenmiş.


Eee tabi orta yaş ve 20 yaş üstü izleyicileri de unutmamak lazım internet üzerinden diziyi izleyen kesimi.Reklam yok sorun yok .


Bazen aşırı şiveler insanı baysa da izlenebilir bir dizi olmayı başarır.

Sonuçta  biz ağalı konaklı polisiyeli dizileri pek severiz.

İlerleyen zamanlar da daha ne konuşabilir.


Yolu açık olsun.

Şimdilik hoşcakalın.